Norveç’in o tekinsiz, sisli ve sessiz vadilerinde huzur bir kez daha bozuluyor. İlk filmin yarattığı o büyük gürültü henüz dinmişken, dağların derinliklerinden gelen yeni bir titreşim, eskisinden çok daha öfkeli ve tehlikeli bir trolün uyanışını müjdeliyor. Roar Uthaug’un yönetmen koltuğunda oturduğu Esrarengiz Canavar 2, nam-ı diğer Troll 2, bizi yine o kuzeyin soğuk atmosferine, ama bu sefer çok daha büyük bir kaosun tam ortasına bırakıyor.
Hikaye aslında tanıdık yüzlerle başlıyor ama oyunun kuralları tamamen değişmiş durumda. Nora, Andreas ve o sert mizaçlı Yüzbaşı Kris yeniden sahaya inmek zorundalar. Ancak bu sefer karşılarındaki tehdit, sadece kaba kuvvetle ya da basit askeri stratejilerle durdurulabilecek gibi değil. Ekip mecburen genişliyor; işin içine soğukkanlı bilim insanları, ne yapacağı kestirilemeyen yerel otoriteler ve tabii ki krizden kâr sağlamaya çalışan o klasik açgözlü şirketler giriyor. Bu kalabalık kadro, filmin temposunu da doğrudan etkiliyor. Antik çağlardan kalma tozlu efsaneler ile modern dünyanın teknolojik ve bürokratik soğukluğu kafa kafaya çarpışıyor. Şehirlerin üzerine çöken o devasa gölge her geçen dakika büyürken, kahramanlarımız için zaman kum saati misali hızla tükeniyor.
Filmin en güçlü yanı, ilk karşılaşmadaki o keşif heyecanını kaybetmeden ölçeği büyütebilmesi. Yönetmen Uthaug, devasa bir yaratığı ekrana yansıtırken inandırıcılıktan ödün vermemiş. Trollün her adımında o ağırlığı, çevreye verdiği tahribatı ve yarattığı sarsıntıyı hissediyorsunuz. Görsel efektler, hikayenin ciddiyetini destekleyen en büyük unsur olarak öne çıkıyor. Ancak film sadece kasvetli bir yıkımdan ibaret değil; karakterler arasındaki o tatlı atışmalar, gerilimin en tavan yaptığı anlarda bile izleyiciye nefes aldırıyor. İskandinav sinemasının o kendine has mizahı, aksiyonun içine çok dozunda yedirilmiş.
Ine Marie Wilmann ve Kim S. Falck-Jørgensen’in başını çektiği oyuncu kadrosu, Mads Sjøgård Pettersen ve Molly Feeley gibi isimlerle zenginleşerek karakterler arasındaki kimyayı yukarı taşıyor. İzlerken karmaşık senaryo oyunları ya da şoke edici sürprizler beklemenize gerek yok. Bu film, sürprizlerden ziyade düzgün kurulmuş, adım adım yükselen bir takip ve dayanışma hikayesi vaat ediyor. Yanınıza patlamış mısırınızı alıp, mantık hatalarına takılmadan sadece maceranın tadını çıkarabileceğiniz, temposu hiç düşmeyen, samimi ve bizden bir aksiyon şöleni sizi bekliyor. Troll 2, efsanelerin modern dünyada nasıl bir felakete dönüşebileceğini bir kez daha, ama bu sefer çok daha gürültülü bir şekilde kanıtlıyor.
